Bir zamanlar devasa bir ormanın kenarında küçük bir kasaba varmış. Bu yerde Nehir adında genç bir
kız yaşıyormuş. Nehir’in ailesi çok yoksulmuş ama kalbi merhametle, sevgiyle doluymuş.
Bir kış günü odun toplamak için ormana gitti. Soğuk ve yağmurlu bir hava vardı. Topladığı dalları
taşırken, çalıların arasında yavru bir tilki buldu. Küçük tilki soğuktan titriyor, zar zor nefes alıyor gibi
görünüyordu. Uzun zamandır aç kalmış gibiydi. Nehir onu bırakıp gitmeye kıyamayıp yanına almaya
karar verdi. Tilkiyi yanına alabilmek için odunların yarısını yere bırakmak zorunda kaldı ama yine de
tilkiyi ceketine sarıp evine götürmek için yola koyuldu.
Eve döndüğünde az odun getirdiğini gören babası Nehir’e çok kızdı. Yanında yavru tilki getirdiğini
duyunca daha da sinirlendi ve hemen geri götürmesini istedi. Nehir ise çok kararlıydı. Ormanda aç ve
tek başına kalmış bu tilkiyi geri bırakamazdı. Çatıda gizlice bakmaya karar verdi. Günler, haftalar
boyunca Nehir tilkiyi besledi, ona sevgiyle baktı. Artık tilkinin bir adı bile vardı. Ama baharın
gelmesiyle birlikte artık güçlü olan tilkiye çatı katı yetmemeye başladı. Nehir bu duruma çok üzülse de
artık ormana dönme vakti gelmişti. Tilkiye vedalaşıp ormana bıraktı.
Aradan yıllar geçti. Bir gün Nehir ormanda yolunu kaybetti. Hava kararmış kar yağmaya başlamıştı.
Umutsuzca yön bulmaya çalışırken bir ses duydu. Karşısında bir zamanlar baktığı tilki duruyordu. Tilki
onu tanıyıp hemen yol göstermeye başladı. Nehir tilkiyi hemen takip etmeye başladı. Tilki ara sıra
arkasına dönüp Nehir’i kontrol ediyordu. Bir süre sonra kasabanın girişine geldiler. Babası da arada
Nehir’i arıyordu. Nehir’in yanında tilkiyi görünce çok şaşırdı. O an anladı ki yaptığımız iyiliklerin
karşılığını bir şekilde alıyoruz. O yüzden çevremize karşı çok duyarlı olmalıyız. Sadece insanlara değil
hayvanlara da merhamet etmeliyiz.
ZİLAN YAKŞİ
7-A 531
MERHAMET
Bu gönderiye oy ver!
[Toplam: 0 Ortalama: 0]